Dünya Sendikalarından BM Önünde Gazze Soykırımına Sert Tepki: 'Somut Adımlar İstiyoruz!'

Memur-Sen'in düzenlediği uluslararası kongre için Türkiye'de bulunan çeşitli ülkelerden sendikacılar, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarını BM Türkiye Temsilciliği önünde protesto etti. Sendikacılar, İsrail'e yönelik somut yaptırımlar uygulanması çağrısında bulundu.

Dünya Sendikalarından BM Önünde Gazze Soykırımına Sert Tepki: 'Somut Adımlar İstiyoruz!'
Dünya Sendikalarından BM Önünde Gazze Soykırımına Sert Tepki: 'Somut Adımlar İstiyoruz!' - Fotoğraf: HABER ÖZET
Memur-Sen'in düzenlediği "Emek, Dijitalleşme ve Sosyal Adalet Uluslararası Kongresi" vesilesiyle Türkiye'de bulunan farklı ülkelerden sendikacılar, İsrail'in Gazze'ye düzenlediği saldırıları Birleşmiş Milletler (BM) Türkiye Temsilciliği önünde protesto etti. Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, "Kınama mesajları değil, artık somut adımlar istiyoruz. İsrail’e yönelik siyasi, ekonomik ve askeri yaptırımlar acilen uygulanmalıdır" şeklinde konuştu.

Memur-Sen’in ev sahipliğinde gerçekleşen "Emek, Dijitalleşme ve Sosyal Adalet Uluslararası Kongresi” nedeniyle Ankara'da bulunan dünyanın çeşitli bölgelerinden gelen sendikacılar, İsrail'in Gazze’deki saldırılarını protesto etmek amacıyla BM Türkiye Temsilciliği önünde bir araya geldi.

"Stop genocide" (Soykırımı durdur) yazılı pankart açan sendika üyeleri, "17 bin 954 çocuk, 12 bin 365 kadın katledildi", "Filistin'e özgürlük", "Çocuklar ölüyor, dünya susuyor" yazılı dövizler taşıdı. Eylem sırasında sık sık "Free Palestine" (Özgür Filistin) sloganları atıldı.

Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, yaptığı açıklamada, Gazze'de 18 aydır dünyanın gözleri önünde vahşi bir soykırımın yaşandığını belirterek, şu ifadelere yer verdi:

"İsrail, uluslararası hukuku, savaş hukukunu ve en temel insan haklarını pervasızca çiğniyor. Binlerce çocuk, kadın ve sivil; hastanelerde, okullarda, mülteci kamplarında, çadırlarda acımasızca katlediliyor. Bu yaşananlar bir çatışma değil; planlı, sistematik bir yok etme girişimidir. 7 Ekim 2023’ten bu yana devam eden saldırılarda bugün itibarıyla 51 bini aşkın Filistinli hayatını kaybetti. Yaralı sayısı 116 bini geçti. Ölenlerin yaklaşık yüzde 70’ini kadınlar ve çocuklar oluşturuyor. Yıkılan binaların enkazlarında hala binlerce cansız beden çıkarılmayı bekliyor. Soykırımda hastaneler yok ediliyor, sağlık çalışanları topluca infaz ediliyor, BM, Kızılhaç, Kızılay ve insani yardım gönüllüleri ve gazeteciler de planlı şekilde hedef alınıp acımasızca katlediliyor."

Yalçın, sözlerine şöyle devam etti: "Soykırımcı rejim, güvenli hiçbir yerin, yıkılmamış tek bir binanın kalmadığı Gazze’de katliamlarını sadece bombalarla gerçekleştirmiyor, yanı sıra Gazze halkına uyguladığı insanlık dışı gıda ve ilaç ambargosuyla açlık, susuzluk ve ilaçsızlıkla da öldürüyor. Peki, hayatta kalmayı 'başaran' çocuklara hiç baktınız mı? Artık ağlayacak güçleri dahi yok. Yalnızca susuyorlar. Ve dünya, bu sessiz çığlıklar karşısında derin bir sessizliğe gömülmüş durumda."

"Kabul Edilemez Boyutta"

Yalçın, "Bu soykırımın yalnızca İsrail’in değil, ona siyasi, askeri, finansal ve istihbari destek sağlayan başta ABD olmak üzere işbirlikçi devletlerin de suçu olduğunu" vurgulayarak, "Gazze’nin üzerine yağan her bomba, onların tedariki, onayı ve koruması ile düşmektedir. Soykırımcıların hedefi Trump’ın da açıkça ilan ettiği üzere Gazze’de etnik temizliktir. Uluslararası toplumun çifte standardı artık kabul edilemez boyuttadır. Bu sessizlik ve eylemsizlik soykırımcıya cesaret vermekte, soykırıma ön açmaktadır" dedi.

"Er ya da Geç, Soykırımcılar ve Destekçileri Bu Ağır Vebalin Hesabını Verecek"

Yalçın, BM yetkililerine şu sözlerle seslendi:

"İsrail’in katliamları derhal durdurulmalıdır. Kınama mesajları değil, artık somut adımlar istiyoruz. Gazze’de işlenen savaş suçlarının bütün sorumluları yargılanmalı ve cezalandırılmalıdır. İsrail’e yönelik siyasi, ekonomik ve askeri yaptırımlar acilen uygulanmalıdır. Sessiz kalan herkes bu suça ortaktır. Biz, dünyanın dört bir yanındaki emekçilerin vicdanını da temsil eden sendikacılar olarak diyoruz ki mazlum Filistin halkının yanındayız. Adaletin, özgürlüğün ve insan onurunun yanındayız. Gazze için, insanlık için, adalet için hiçbir zaman susmayacağız. Her yerde, her zaman İsrail’in ve ABD’nin başını çektiği emperyalizmin işlediği insanlık suçlarını en yüksek sesle haykırmaya devam edeceğiz. Buradan, Filistin’in yanında durmak için dünyanın her yerinde baskılara rağmen kariyerini, özgürlüğünü, hatta canını riske atan onurlu insanları da saygıyla selamlıyoruz. Sözümüz nettir: Zulüm ebedi değildir. Er ya da geç, soykırımcılar ve destekçileri bu ağır vebalin hesabını verecektir."

Eylem, BM binası önüne "Stop genocide" (Soykırımı durdur) yazılı siyah çelengin bırakılmasıyla sona erdi.

HABER ÖZET

HABER ÖZET

Yazar

Yazar hakkında bilgi bulunmuyor.

Yorumlar (0)

Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu siz yapın!