Bakan Tunç, 2017 yılında yapılan anayasa değişikliğiyle Askeri Yüksek İdare Mahkemelerinin kapatıldığını ve idari yargı-askeri idari yargı ayrımının ortadan kaldırıldığını vurguladı. Bu sayede askerlerin ve sivillerin ayrı yargı kollarında yargılanmasına son verilerek, Türkiye'nin hukuk devleti vasfının güçlendirildiğini ifade etti.
Ayrıca, 80 yıldan bu yana uygulanan ve günümüz ihtiyaçlarına cevap vermeyen temel kanunların yenilendiğini belirten Tunç, Cumhurbaşkanı tarafından açıklanan Yargı Reformu Strateji Belgesi ile hukukun üstünlüğünü esas alan, gecikmeyen ve öngörülebilir bir adalet sistemi vizyonuyla 5 temel amaç doğrultusunda 264 yeni faaliyet belirlendiğini söyledi.
'2 Bin 483 Konutu Teşkilatımıza Kazandırdık'
Bakan Tunç, kısa vadede gerçekleştirilmesi planlanan çalışmalar kapsamında adalet hizmetlerinin zamanında, etkin ve kaliteli bir şekilde sunulmasını amaçlayan faaliyetlerin hayata geçirileceğini belirtti. Bu kapsamda, Adalet Teşkilatı Performans ve Verimliliği Daire Başkanlığı, Hakimler ve Savcılar Kurulu bünyesinde Yargı Teşkilatı Performans ve Verimliliği Birimi, Bölge İdare Mahkemeleri Adalet Komisyonları bünyesinde Yargı Hizmetlerinin Etkinliği büroları oluşturulacağını ifade etti.
Dijital dönüşüm projeleri ve hukuk eğitimine yönelik yenilikçi yaklaşımlar geliştirileceğini, istinaf kanun yolu aşamasında hedef süreler belirleneceğini de sözlerine ekledi. 2025 yılı yatırım programında 68 adliye, 7 adli tıp binası, 120 mahalde adalet personeli konutu ve personel eğitim merkezi gibi yatırımların yer aldığını kaydetti.
Adalet personeli için konut temininin önemine değinen Tunç, son 2 yılda 2 bin 483 konutun teşkilata kazandırıldığını, hakim ve savcı sayısının artırıldığını ve hukuk fakültelerindeki eğitim kalitesini yükseltmek için başarı sıralamasının yükseltildiğini belirtti.
'Onlar Artık Tarihte Kaldı'
Adalet sistemine yönelik eleştirilere de değinen Bakan Tunç, bazı çevrelerin 25 bin hakim ve savcının emeğine saygısızlık yaptığını ifade etti. Özellikle masa başında hazırlanmış belgelerle Türkiye'yi karalamaya yönelik çabalara fırsat verilmeyeceğini vurguladı.
Amerika Birleşik Devletleri Eski Barolar Birliği Başkanı'nın kurduğu bir dernek vasıtasıyla yapılan ve bağış yapanların önde gösterildiği bir hukuk güvenliği endeksinin hukuki bir anlamı olmadığını savundu. Tunç, objektif kriterlere dayanmayan ve demokrasisi olmayan ülkelerin Türkiye'nin üstünde gösterilmesinin yargıya ve Türkiye Cumhuriyeti devletine saygısızlık olduğunu yineledi.
Türkiye yargı tarihinin karanlık dönemlerden geçtiğini, ancak bu dönemlerin geride kaldığını belirten Tunç, hukuk devletinin yanında durmayan ve milli iradenin yanında durmayan yargı mensuplarının artık tarihte kaldığını sözlerine ekledi.
Özetle
- Adalet Bakanı Tunç, hukuk güvenliği endekslerindeki sıralamaları eleştirdi.
- Türkiye'nin hukuk devleti vasfının güçlendirildiğini vurguladı.
- Yargı Reformu Strateji Belgesi ile yeni hedefler belirlendi.
- Adalet personelinin konut ihtiyacının karşılandığı belirtildi.
- Hukuk fakültelerindeki eğitim kalitesinin artırıldığı ifade edildi.
Yorumlar (0)
Yorum Yap